Ahh! O Eskiler Dedikleri..Hep Yeni Kalası!

Çocukluğumun en tatlı anılari tahta bir kapinin zembereginde asilidir hala.. Aşı boyalı, cam göbeği, çatlaklarını bile ezbere bilecek kadar sevdiğim, kaldırıma sıfır, iki basamak aşağı inince direk evin içinde, kapalıyken uzaktan bakınca kaldırım yarısını yutmuş gibi görünen, yetişkinlerin eğilerek geçtiği, ‘harikalar diyarına’ açıldığı her halinden belli, büyülü bir kapı…

Eskişehirin merkezinde, eski otogar mevkiinde (hala öyle deniliyor mu oralara bilmiyorum) sanki zamandan korunmuş bir sokak vardı. Etrafında yükselmeye başlayan yüksek binalara inat önlü arkalı iki sıra ‘yer evler’ vardı. (Yer ev derlerdi, çok hoşuma gider hala bu tanım) Kaldırımdan 15 cm yüksekte pencereleri, tenekelerde mor menekşeleri, küpelileri.. Güzel insanların güzel evleri.

.

Babamın teyzesi, bizim teyzannemiz, ailenin en çetin ceviz hatunu yaşardı bu evde. Eli gönlü bol sohbeti kıymetli.

.

Çocuklukta popomun en sevdiği şey onun iki minderi sırt sırta koyup kaldırıma benim için yapıverdiği ‘koltuk’tu. Kendi de çeker yüksek bir minder uzatır bacaklarını, atar üst üste ayaklarını, dudaklarının kenarına iliştirdiği ‘birinci’nin kıyısından anlatır da anlatırdı, genellikle (bir diğer kıymetlim) komşusu Fatma Teyzeye. Çok severlerdi bu mevsimde kapıya oturup beş şiş çorap örmeyi, teyzannemin rengi genellikle sütlü kahverengi.

.

O minderlerin tadı başka hiç bir şeyde olmadı. Sonra hayat girdi araya, dağıldı torunlar dört bir yana. İçlerindeki köküne özlemin birazının o minderlere olduğunu farkedecek kadar yavaşlayacak, zamanı durduracak olan olmadı uzun süre galiba.

.​

Çocuklarımın oyun odası burası. Kızım için yaptım bu ‘koltuğu’. Çok sevdi. Çok sevindi. 

 Birden kendi sevindiğim anlar düşüverdi avucuma. Meğer içimde bugünü beklerlermiş, ‘zamanı gelsin de ben de yavruma bu anılarımı teslim edeyim, kızımdan sonraki yavru nesle de bu güzelliği yetiştireyim, ruhuna da dua eriştireyim teyzannemin’ dermiş yürekteki minik jass.
.

Birlikte oynuyoruz üzerinde. İnsan eskilerden bir şeyler hissedince bağı kuvvetleniyor. Yavruya aktarmak, pahasız.

.

Yavrular için yer evler elde olmasa da kapı önüne, balkona atılacak iki yer minderi, bir eski yatak bulunur dimi evde? Yapıverin bi özel koltuk. Severler belki?

Ahh! 

O Eskiler Dedikleri..

Hep Yeni Kalası!